
İbn Tufeyl İle Akıl Adasında Bir Başına
Bir zamanlar Gırnata, geceleri zeytinyağı kandilleri ile aydınlatılırdı. Şehrin tepelerden aşağılara doğru uzanan daracık sokakları vardı. Eğer yaratılmasaydı, hiçbirimizin “Orada serin şavkı ile parıldayıp duran bir semavî cisim olsaydı; uyuyanların uykularını bölmeden, usul usul ağaçların, uzak tepelerin, evlerin, el-Hamra’nın arkasından yükselip, karanlığı aydınlatsaydı ne güzel olurdu! ” diyemeyeceği Ay'ın ışığı altında erimiş gümüş ırmakları gibi parıldayan bu sokaklar, portakal çiçeği kokardı. İbn Tufeyl Ay'a baktı. Ve onu aranan bir cevap kadar güzel gördü. İçinden bu portakal çiçeği kokulu geceye bir şiir bırakmak arzusu geldiyse de “Şimdi şiirin sırası değil! ” dedi. “Bugün yaşadıklarım, beynimin orta yerinde, içi ateş karıncaları ile dolu bir küpün ağzını açtı sanki... ” ••• Bu kitapta okuyacaklarınız, İbn Tufeyl’in, Hayy b. Yakzan kitabını yazmadan önce aklından ve kalbinden geçenlere dair kurgusal bir hikâyedir. Onu böyle bir eser yazmaya götüren yolculuk acaba nasıl başlamıştı? Yolculuk süresince aklından neler geçmiş olabilirdi? Bu kitapta hayalimizi, aklımızı ve kalbimizi yanımıza alarak İbn Tufeyl’in düşüncelerinin ayak izlerini bulmaya çalışacağız. Elbette bu hayali bir yolculuk ama kim gerçek olamayacağını söyleyebilir ki... (Tanıtım Bülteninden)
Benzer Kazanımlı Kitaplar
Göz atmış olduğunuz kitap ile benzer kazanımlara sahip diğer kitaplara göz atmak ister misiniz?.